Kia Picanto İncelemesi

Şehir içinde hayatı kolaylaştıracak harika bir Kia mamülü Picanto. Tıpkı kuzeni ve zorlu rakibi Hyundai i10 gibi o da dar yolların, ufak park alanlarının korkusuz savaşçısı.

Üstelik minikler sınıfının öncüsü Fiat Panda, Renault Twingo ya da VW Up! / Citigo / Mii gibi Avrupalı rakiplerinden hiç de aşağı kalır bir yanı yok. Hatta biraz pozitif bir gününüzdeyseniz onun sınıfın en iyisi olduğunu dahi düşünebilirsiniz.

Bizde minik boyutlara pek talep yok malum. Ama sağolsunlar, Avrupalıların bu sınıftan beklentileri öyle yüksek ki, her alanda iyileşen miniklerin tadını biz de çıkarıyoruz.

Kia Picanto da her türlü talebi fazlasıyla başarılı bir şekilde karşılıyor hani.

Kia Picanto Dış Tasarımı

2017’de sahaya çıkan bu üçüncü Picanto eskisinden agresif görünüyor. Yeni nesliyle her anlamda olgunlaşsa da gitgide daha genç, havalı ve modern bir hal alıyor Kia Picanto.

Aslında boyu bir öncekiyle aynı olsa burun ve arka kısmı kısalan Picanto kabine daha fazla yer açabilmiş. Bunda 15 mm uzayan aks aralığı (ön ve arka tekerler arası) ve artan iz açıklığının da payı var.

Daha sert bakan LED destekli farlar enlemesine boydan boya uzanan ön ızgarayla buluşup genişlik hissini artırmış. Kabarık çamurluklar ve tampondaki geniş hava girişleriyle Picanto, daha vahşi, daha sert bir kediciğe dönüşmüş.

Arka kısmın tasarımı bir miktar eskiyi hatırlatsa da artık daha keskin, geometrik şekiller ağırlık kazanmış durumda. Hele ki GT Line ile Kia Picanto, sanki Stinger’ın yüksek irtifada yaptığı şovu minik sınıfta yapmak ister gibi.

Daha pis bakışlar, bolca kırmızı detay ve daha sportif hava girişleriyle Picanto GT Line tam bir “Şehir Piranhası”.

İç Mekân

"Kabarık çamurluklar ve tampondaki geniş hava girişleriyle Picanto, daha vahşi, daha sert bir kediciğe dönüşmüş"

Ümit Şen