Büyük bir sedana ilk görüşte vurulmak zor. Ama 2. nesil Toyota Mirai çok daha uzlaşmacı ve sevilesi tasarımı bir yana, tek başına motor teknolojisiyle bile otomobilseverlerin kalbini kazanacak gibi görünüyor.
Konuya yeni ısınanlar için kısa bir özet geçelim, zira hiçbirimiz hidrojen yakıt hücreli otomobillere aşina değiliz sonuçta... Japonca'da "gelecek" anlamına gelen ve 2014'te yollarda çıkan Mirai, yakıt olarak hidrojen kullanan bir elektrikli otomobil.
Yakıt Hücreli Elektrikli Araçlar'ın kısaltması olan "FCEV" sınıfındaki Toyota Mirai'nin yakıtı hidrojen, atığı su, emisyonu sıfır. Evet, Toyota Mirai sonuçta elektrikli ama kabloyu takıp bataryayı şarj etmek yerine, depoyu sıkıştırılmış hidrojen gazıyla dolduruyorsunuz. Yani "akşamdan fişi takayım, sabaha kadar ancak dolar" derdi yok.
Mirai'nin deposu, tıpkı benzin doldurur gibi, yaklaşık beş dakikada doluyor. Sonra o hidrojen havadaki oksijenle birleşip elektrik, sıcaklık ve suya dönüşüyor. Böyle yazması kolay tabii de riskli bir madde olan hidrojenin özel ve maliyetli bir üretim - lojistik - istasyon altyapısı gerektirdiği de kesin.
Hemen her alanda büyük aşama kaydeden yeni Toyota Mirai, en önemli aşamayı menzilde kaydetmiş. Üçüncü bir hidrojen tankının eklenmesiyle fazladan 1 kg hidrojen alabilen Mirai, toplam 5,6 kg yakıtla menzili %30 uzatmış. Ki bu da, tek pit stopla 650 km anlamına geliyor. Gerçek hayatta bu menzilin yanlarından bir %15 alırız muhtemelen ama daha ne olsun!
Tabiri caizse kendi elektrik santralini taşıyan bir elektrikli olan Toyota Mirai, Sport modda 182 hp'ye ulaşan (normalde 174 hp) motoruyla, 0'dan 100'e hızlanırken 9,2 saniyede çıkıyor. Bize ziyadesiyle yeter gibi geldi.
Kaldı ki, katalizör tipi özel filtresiyle içine çektiği havadaki kükürt dioksit, nitrit oksitler ve mikroskobik atıkları temizleyen ve bırakın sıfır emisyonu, negatif emisyon üreten bir modelden bahsediyoruz. Koskoca bir alkış lütfen!
Toyota'nın modüler GA-L platformunu kullanan arkadan tahrikli (itiş, çekiş, hangisini isterseniz:) Mirai, ön-arka arasında 50:50'lik ideal bir ağırlık dağılımına sahip. Bu da onu dengeli ve keyifli bir sedana dönüştürüyor.
Ama 1.940 kg'lık ve 4,98 m uzunluğundaki öncü Toyota sedanın olayı sürüş keyfinden ziyade, huzur, güven, sessizlik ve teknoloji. İç boyutlardaki büyüme, uzun boylu sürücünün arkasındaki uzun boylu yolcuyu uzun rahat ettirecek türden. Aks mesafesindeki (ön ve arka tekerler) 140 mm, iz açıklığındaki (sol ve sağ tekerler) 75 mm'lik artışın yol hakimiyet kadar iç hacme de yaradığı ortada.
Sürücü ve yolcu bölümlerini çok keyifli bir koreografiyle buluşturan kokpit tasarımı, kalitesiyle bir Lexus düzeyinde olmasa da üst düzey beklentilere cevap verecek düzeyde. Büyük bilgi ve eğlence ekranında her türlü mobil bağlantı arayüzü sunulurken, menülerde kaybolmamak açısından fiziksel kumandaların de olması güzel.
Yakıt hücresini hoş bir ütopya olarak görenleri, ağır vasıtalarda kullanımlarının müthiş bir cazibe yaratmasına, hemen her akıllı markanın hidrojene yanaşmasına, devletlerin dev yatırım kararlarına ve Toyota Mirai'nin sadece 2. nesilde yaptığı aşamaya bakmaya davet ediyoruz: Daha güçlü, daha hafif, daha sessiz ve %20 daha ucuz bir Mirai...