Dünya genelinde 17.1 milyon adet satışla rekor kırıldı ve bu, geçen yıla göre tam %25.6’lık bir artış anlamına geliyor. Aralık ayı ise adeta şampiyonlar ligi gibiydi: Tam 1.9 milyon araç satılarak yeni bir aylık rekor kırıldı. Ancak Avrupa cephesinde işler pek parlak değil; devlet teşviklerinin kesilmesi, satışlarda sert bir fren etkisi yarattı. Aynı şey ABD’de de olursa, durum daha da karışabilir gibi görünüyor.
Rakamların yıldızı yine Çin oldu. 17.1 milyon satışın tam 11 milyonu bu dev pazardan geldi! Çin, geçen yıla göre satışlarını %40 artırarak adeta “biz bu işin uzmanıyız” dedi. Özellikle şarj edilebilir hibritler, Çin’de müthiş bir sıçrama yaptı ve satışları tam %81 arttı. Tam elektrikli araçlar ise %19’luk bir artış gösterdi. Bu yükselişte, Çinli kullanıcıların hem uzun menzilli hem de pratik araçlara olan ilgisi etkili oldu.
Kuzey Amerika’da EV ve PHEV satışları %8.8’lik bir artışla 1.8 milyon adede ulaştı. ABD ve Kanada’da Aralık ayında 185 bin araç satılarak, aylık bazda yeni bir rekor kırıldı. Ancak uzmanlar, ABD’nin 2025’te zorlu bir sınavla karşı karşıya kalabileceğini söylüyor. Eğer Donald Trump, elektrikli araçlara verilen 7.500 dolarlık federal vergi kredisini kaldırırsa ve çevre standartlarını gevşetirse, bu istikrarlı büyüme ciddi şekilde zarar görebilir.
Avrupa’da işler tam tersi yönde ilerliyor. AB, EFTA ülkeleri ve İngiltere genelinde EV satışları %3 oranında geriledi. Bunun en büyük nedeni, Almanya’da devlet teşviklerinin kesilmesi. Teşviklerin sona ermesi sadece Almanya’da değil, tüm Avrupa pazarında ciddi bir daralma etkisi yarattı. Ancak İngiltere, %20’lik bir büyümeyle Avrupa’daki “parlayan yıldız” oldu. Bunun başlıca nedeni, 2030’a kadar devreye girecek olan sıfır emisyon zorunluluğu (ZEV) sayesinde üreticilerin elektrikli araçlara yönelmesi.
Rho Motion’dan Charles Lester, hükümetlerin uyguladığı teşviklerin elektrikli araç pazarını ne kadar etkilediğini şu sözlerle özetledi: “Hem havuç hem de sopa işe yarıyor. Kuzey Amerika’daki %9’luk büyüme, tüketicilere verilen teşviklerle mümkün oldu. İngiltere’de ZEV zorunluluğu üreticilere büyük bir motivasyon sağladı. Ancak Almanya’daki teşviklerin kalkması, tüm Avrupa pazarında yıkıcı bir etki yarattı. ABD de benzer bir yola girerse, aynı sonuçları görmemiz olası.”