Opel Mokka’nın kendini en net tanımladığı, müşterisini seçtiği, tarzını sonuna kadar yaşattığı alan sürüş ve konfor. Dış tasarımdaki sıkı, keskin ve sert hatlar Opel Mokka’nın sürüş karakteri hakkında net bir fikir veriyor aslında… Sıkı, sert ve keskin.
İletişim çalışmalarında bolca kaykay kullanılması tesadüf müdür, bilinçaltının oyunu mudur, kaderin bir cilvesi midir bilinmez. Ama Opel Mokka’nın sürüş karakteri - tıpkı bir kaykay gibi - sportif kontrol ve yola hakimiyet üzerine kurulu.
Versiyona göre 120 kg'a kadar hafifleyen yeni Opel Mokka'nın burulma direnci de %30 artmış. “Açık konuş doktor…” derseniz “Konfor değil, kontrol” deriz.
Yani sportif sürüş için konfordan vazgeçmeye hazırsanız, Mokka sizindir, çok da seversiniz. Yani… Önde sert, arkada daha da sert ve hatta baya sert.
“Hem sportif hem konforlu olsun” gibi konulara hiç girmemiş Mokka mühendisleri. Üstelik bunun bilinçli bir tercih olduğunu, becerememek ya da ayarı tutturamamaktan kaynaklanmadığını rahatça söyleyebiliriz. Bazı olmamış-sert modellerin aksine Opel Mokka’nınki rafine bir sertlik.
Ama sert serttir, hele bizim yollarımızda omurgada etkisi nettir. 19” jantlı Nissan Juke’dan da bir benzerini hatırladığımız bu konforsuzluk nedeniyle arkada oturanların dakikalar içinde homurdanmaya başlamasına şaşırmayınız. Giriş donanımdaki 17” jant tercihinin durumu bir nebze yumuşatmasını bekleyebiliriz.
Her hızda ve her virajda sürüş keyfi yaşatan Opel Mokka, konforu da ihmal etmeyen 2008’in küçük direksiyonunu daha çok istiyor gibi hissediyoruz. Bir düşün sevgili Opel…
Ses izolasyonu konusundaysa her hızda özenli iş çıkarmış Mokka ekibi. Bunu kapıları çevreleyen abartılı contalardan da anlamak mümkün. Kalkış ve devirlenmeler dışında motor sesi de gayet rafine sınırlarda kalıyor.
Yalnız o sportif sürüş konusunu çok abartmayacak, nihayetinde arka aksı torsiyon çubuklu küçük bir SUV kullandığınızı aklınızdan çıkarmayacaksınız. Bu açıdan, Ford Puma’nın doğuştan gelen “keyifli sürüş makinesi” üstünlüğünün tehdit altında olmadığı söylenebilir.
Ön tekerlerle yakın bir bağ kurmanızı sağlamasa da yeterince net direksiyonun katkılarıyla öngörülebilir tepkilere sahip olan Mokka, gerektiğinde ayağı gazdan çekerek virajlarda da kolayca kontrol edilebiliyor. Direksiyonun düşük hızlardaki hafifliği de şehir içi manevralarda çok kullanışlı.
Mevcut şasi/süspansiyon dengesi (bozuk zeminde zıp zıp zıp) daha çok gücün Mokka’ya fazla geleceğini hissettirdi bize. Özellikle ön tarafın tutunma limitleri çok uzakta değil, fazla zorlamaya gerek yok. Zaten elektronik sistemler de hızla devreye girip Opel Mokka’yı dizginliyor.
Sistem demişken… Sürüş destek ve güvenlik sistemlerinde günün gereklerini zengin bir standart donanımla karşılıyor Opel Mokka. İlk göze çarpanlar ön çarpışma ikazı, aktif acil frenleme sistemi, aktif şerit takip sistemi ve trafik işareti tespit sistemi.
Opel Mokka, Türkiye’ye tek motor-şanzıman kombinasyonuyla geliyor ve aslında iyi de ediyor. Zira diğer PSA araçlarından da tanıyıp pek sevdiğimiz 130 hp’lik 1.2 Turbo benzinli ve 8 ileri EAT8 otomatik şanzıman Opel Mokka ile çok uyumlu ve keyifli. Zaten global satışların da dörtte üçünü bu kombinasyondan bekliyor Opel.
100 hp’lik 1.2 ne sizi ne de bizi keserdi, 1.5 dizel ise Mokka’nın oyuncu karakteriyle tasarruf endişesinin uyumsuz olduğunu düşündürüyor bize. Karavan çekmeyi düşünüyorsanız ayrı tabii. Türkiye’ye de gelecek olan %100 elektrikli Mokka-e ise ayrı bir keyif ve keşif olacak şüphesiz.
3 silindirli olmanın bir cilvesi olarak süper keyifli sesler çıkarmayan 1.2 Turbo motor, 1.750 devirde yakaladığı 230 Nm torkun da katkılarıyla Mokka’yı her hızda keyifle hızlandırıyor. Alt devirlerdeki canlılığın yanı sıra, otoyollarda da stressiz sollamalar için yeterli güce sahip.
Her donanımda sunulan direksiyonun arkasındaki paletlerle de kontrol edilebilen şanzıman kendi kendine zaten fevkalade iş görüyor. Zaten gittikçe yaygınlaştığı gibi orta konsolda klasik anlamda bir vites kolu söz konusu değil. EAT8'in özellikle VW'in tercihi olan çift kavramalıların kalkış ve park manevralarındaki sarsıntı eğiliminden uzak olduğunu belirtelim. Japon Aisin kökenli enfes bir şanzıman kendisi.
İleri ya da geri gitme kararı dışında hiç kafanızı yormayan bu vites seçicinin yanında sürüş modu seçim kumandaları var. Direksiyon sertliğini çok etkilemese de gaz tepkileri ve vites geçiş zamanlamalarında keyif ya da tasarruf yönünde tercih imkânı sunuyor.