Mazda 3’ün sportif karakteri görüntüsünün çağrıştırdığı kadar keskin değil. Ki bu kıvam, yollarımızda bir nebze konfor arayanlar için iyi bir şey. 

Zira süspansiyon konforu eskiye kıyasla baya yol almış durumda. Yol bozuklukları bir VW Golf ustalığında olmasa da iyi sayılabilecek oranda filtreleniyor.

Yanlış anlama olmasın, bu konfor Mazda 3’ün, Ford Focus ile birlikte, muhtemelen sınıfının en keyifli ve kıvrak sürüşü sunduğu gerçeğini değiştirmiyor. Direksiyon tepkileri süper net, isteğiniz ve aklınızdakiler yola direkt yansıyor.

Direksiyonun yolla kurduğu iletişim de muhteşem olmasa da tatminkâr. Denge, gövde kontrolü ve yola tutunmada Japon “3” Ford Focus’la kafa kafaya diyebiliriz. 

Mazda 3’ün Focus’tan eksiğiyse toplam sürüş olgunluğu ve daha düşük konfor düzeyi. Mesela, diyelim ki gaza bastık, sonra bir baktık yüksek hızlardayız. Ama o da nesi!.. Yüksek hızdaki yol, lastik ve rüzgâr sesi sorununu hâlâ tam manasıyla çözebilmiş değil Mazda 3. Japonya’daki yollar kaymak olunca derdimizi anlamıyorlar tabii.

Mazda 3’ün en zayıf tarafı, vergi kurbanı olmaması adına mecbur kaldığı 1.5 benzinli motor. Şehir içinde çok önemli bir kayıp değil ama Skyactive teknolojisinin kitabında (dizel ve üst seviye motorlar hariç) turbo desteği yok malum.

Bu açığı dünyada 2.0 litrelik benzinli ve 2.2’lik dizelle rahatça ve çok düşük bir fiyat farkıyla kapatıyor Mazda. Ama burası Türkiye, KDV, ÖTV vs.

Her ne kadar turbolu ve güçlü rakipleriyle mücadele etmek için beygir sayısı Türkiye’ye özel %20 artırılmış olsa da, bu torkla (150 Nm) bir yere kadar. 120 hp güce ancak 6.000 devirde ulaşılması pek göz kamaştırıcı değil. Gerçi çoğu kullanıcı, 1.5’lik motoru şehir içinde yeterince atak bulacaktır.

6 ileri otomatik de benzinli Mazda 3’ü hakkıyla tamamlıyor. Yine de Mazda gibi bir marka, otomatik şanzımanın hız ve tüketimde negatif etki yapmasını kabul etmemeli… diye düşünüyoruz.

Dizel zaten bizde hep aranan, hep özlenen, gelir diye yolu gözlenen motordur. 105 hp düşük görüne de 270 Nm onu hakkıyla destekliyor. Hem bu tork için 1.600 devire ulaşmanız yeterli. 

1.5 litrelik dizelin eşlikçisi otomatik vites de sağladığı konforun yanında önemsiz sayılabilecek bir hız ve tüketim kayına yol açıyor.