Japonya’nın Susono şehrinde, Toyota’nın eski Higashi-Fuji fabrikasının yerine kurulan Woven City, bu sonbaharda ilk sakinlerini ağırlamaya hazırlanıyor. 2020 yılında CES’te duyurulan ve 2021’de inşasına başlanan bu proje, modern bir yaşam alanı sunarken aynı zamanda teknolojik inovasyonların test edileceği bir merkez olmayı hedefliyor. Şehir, hem bir topluluk yaşamı hem de yenilikçi fikirlerin geliştirilmesi için bir laboratuvar olarak tasarlanmış.
Toyota, bu yeni şehirde yaşayanları “Dokumacılar” anlamına gelen “Weavers” olarak adlandırıyor. İlk etapta yaklaşık 100 kişi, çoğunlukla Toyota çalışanları ve aileleri, şehre yerleşecek. Bu nüfus, zamanla genişleyerek 2.000 kişiye kadar ulaşacak. Woven City’de yalnızca yaşamakla kalmayacak, aynı zamanda yenilikçi ürün ve hizmetlerin geliştirilmesine katkıda bulunacak bir topluluk olacak. Burada, “mucitler” olarak adlandırılan kişiler, topluma fayda sağlayacak projeler üzerinde çalışacak. Örneğin, polen alerjisi olanlar için “polen-free” alanlar yaratılacak veya otomat makineleri gibi günlük hayatı kolaylaştıran yenilikçi fikirler test edilecek.
Şehir, modern mimari ve çevreci bir yaklaşımla tasarlanmış. Göz alıcı balkonlara sahip apartmanlar, camdan yapılmış büyük binalar ve yeşil alanlarla çevrili bir merkez park bulunuyor. Tüm bu yapıların birbirine bağlanmasını sağlayan yükseltilmiş platformlar da şehrin dikkat çekici özelliklerinden biri. Ancak, Woven City yalnızca görselliğiyle değil, aynı zamanda işlevselliğiyle de geleceğin yaşam biçimini sunmayı amaçlıyor.
Toyota’nın bu girişimi, yalnızca teknoloji severler için değil, aynı zamanda sürdürülebilir yaşamı benimseyenler için de büyük bir heyecan uyandırıyor. Şehirde, gıda kültüründen kafeterya deneyimlerine kadar pek çok yenilik test edilecek. Woven City’nin bir diğer ilginç yönü ise sakinlerine yaratıcılıklarını sergileyebilecekleri fırsatlar sunması.
Woven City, sadece bir şehir olmanın ötesine geçerek geleceğin topluluklarının nasıl şekilleneceğine dair önemli bir örnek oluşturuyor. Türkiye’de böyle bir şehir kurulsa, sokaklarda teknolojik simit tezgâhlarından "çekirdek-free" parklara kadar birçok yenilik görebiliriz! Toyota’nın bu vizyonu, yaşam tarzımızı nasıl dönüştürebileceğimize dair ilham veriyor. Şimdi soru şu: Türkiye’de böyle bir şehir kurulsaydı, siz orada yaşamak ister miydiniz?