Li, Çin’de düzenlenen bir basın konferansında yaptığı açıklamada, "Mükemmel Çinli rakiplerimizin gerisinde kalmak istemiyoruz," diyerek Çinli markaların 2035’te dünyanın en büyük 10 otomobil markasından 5’ini oluşturabileceğini ve Çin’in küresel otomobil satışlarının %40’ına ulaşabileceğini ifade etti.
Nio, bu yıl boyunca hem teknoloji hem de marka çeşitliliği açısından yoğun bir dönem geçirdi. Şirket, yarı katı hal batarya teknolojisini tanıttı ve batarya değişim ağına yatırımlarını sürdürürken, iki yeni alt markası olan Onvo ve Firefly'ı piyasaya sundu. Bu alt markaların küresel başarısı, Nio’nun hedeflerini gerçekleştirmesinde kilit rol oynayacak.
Firefly’ın ilk elektrikli aracı, BYD Dolphin ile benzer boyutlarda bir hatchback. Aracın tasarımı özellikle teknoloji meraklısı genç tüketicilere hitap ediyor. Merkezi konsolda yer alan büyük bir bilgi-eğlence ekranı dikkat çekerken, motor özellikleri henüz açıklanmadı. Araç, Çin’de 148.800 yuan (yaklaşık 20.400 dolar) başlangıç fiyatıyla ön siparişe açıldı.
Li’nin öngörüleri, yalnızca Nio için değil, genel olarak Çin otomotiv sektörünün yükselişine işaret ediyor. Çinli teknoloji devi Xiaomi’nin kurucusu Lei Jun da benzer şekilde 2022 yılında yaptığı bir açıklamada, 2030’lu yıllarda dünyanın en büyük 5 otomobil markasından biri olmayı hedeflediklerini söylemişti. Jun, bu markaların küresel pazarın %80’ini kontrol edeceğini öngörerek, yıllık 10 milyon araç satışına ulaşmayı planladıklarını belirtmişti.
Türkiye’de elektrikli araçlara yönelik artan ilgi, Nio gibi markalar için fırsat yaratabilir. Özellikle uygun fiyatlı ve teknolojik donanımlı modeller, Türk tüketiciler arasında karşılık bulabilir. Nio’nun Firefly gibi modellerinin Avrupa’ya ve potansiyel olarak Türkiye’ye sunulması, markanın küresel büyüme planlarına katkı sağlayabilir.
2035 hedefleri iddialı olsa da Çinli markaların teknoloji ve fiyat rekabetiyle küresel otomotiv pazarında daha büyük bir pay alması artık bir sürpriz değil. Nio, bu yükselişte önemli bir rol oynayabilir.