Hyundai Santa Fe Test: Cesur tasarım, geniş iç mekan

Yeni Hyundai Santa Fe, dikkat çeken tasarımı ve yedi koltuklu geniş iç mekanıyla sağlam bir yer edinmiş durumda

İddialı adımlar atma konusunda Hyundai'nin hiç de çekingen davranmadığı malumunuz. Beşinci nesil Hyundai Santa Fe'nin tanıtılmasıyla birlikte, Koreli şirket yine en farklı görünümlü yedi koltuklu SUV'lardan birini üretmiş oldu.

Köşeli hatlar, farlar ve tamponlardaki H temalı detaylar gerçekten dikkat çekiyor ve genel formdaki Land Rover Defender ipuçları Hyundai'nin Ioniq EV'lerinde kullanılan yüksek teknolojili 'piksel' motifiyle birleşiyor.
 

Santa Fe'ye elektrifikasyon Mk4 modeliyle gelirken, mevcut otomobil Türkiye’de sadece hibrit motorla satılıyor. Avrupa’da ise plug-in hibrit (PHEV) seçeneği de mevcut. Her ikisi de firmanın 1.6 litrelik Smartstream turbo benzinli motorunu kullanıyor, ancak farklı elektrik destek seviyelerine sahip. Her iki modelde de yedi koltuk standart.
 

Hyundai Santa Fe, Hyundai SUV serisinin en üstünde, popüler orta boy Hyundai Tucson ile Hyundai Kona ve Hyundai Bayon küçük SUV'ların üzerinde yer alıyor. Santa Fe, hibrit veya plug-in hibrit motor yelpazesine sahip ancak Peugeot 5008'de olduğu gibi elektrikli bir versiyonu bulunmuyor.

Benzin yerine elektrikle yol alan altı veya yedi koltuklu büyük bir SUV için yakında çıkacak olan Hyundai Ioniq 9'u beklemeniz veya Kia EV9'a bakmanız gerekecek.
 

Türkiye’de tek donanımla satılan Santa Fe, oldukça zengin bir listeye sahip. Çift 12,3 inç ekran, elektrikli bagaj kapağı, kablosuz Apple CarPlay ve Android Auto, kablosuz akıllı telefon şarj pedi, anahtarsız giriş, elektrikli ayarlanabilir ısıtmalı ön koltuklar ve bir dizi sürücü destek teknolojisi ile birlikte geliyor. Bose premium ses sistemi, cam açılır tavan, head-up ekran, ısıtmalı arka koltuklar, havalandırmalı ön koltuklar ve çift şarj pedi de lüks algısını kuvvetlendiriyor.
 

Hyundai Santa Fe, kutu şeklindeki tasarımı sayesinde büyük görünüyor, ancak bazı SUV'lar kadar büyük değil ve uyarı biplerinin sayısı çileden çıkarsa da aracı yolda konumlandırmanıza yardımcı olacak çok sayıda yardımcı sistem var.

Hyundai Santa Fe Hybrid Avrupa’da önden çekişli de tercih edilebiliyor ancak Türkiye’de sadece dört tekerlekten çekiş seçeneğine sahip.

Dört tekerlekten çekiş sistemiyle birlikte, özel çamur, kum ve kar sürüş modlarının yanı sıra kullanışlı bir yokuş iniş kontrol sistemi kullanarak bazı hafif arazi sürüşlerinin üstesinden gelebilirsiniz.
 

Tam bir EV olmamasına rağmen Santa Fe, direksiyon simidindeki kulakçıkları kullanarak ayarladığınız çok aşamalı bir rejeneratif fren sistemine sahip. Tam hibrit versiyonun daha güçlü bir ayara sahip olmasını isterdik, çünkü aracın en yüksek seviyesi aracı yavaşlatabiliyor, ancak bunu yapmak için çok fazla zaman ve mesafe gerekiyor.
 

Santa Fe'de Hyundai'nin EV'lerinden taşınan iki özellik var. Bunlardan ilki direksiyon simidinin sağındaki kolona monte edilmiş sürüş selektörü, diğeri ise hareket halindeyken enerji geri kazanımını ayarlamanıza olanak tanıyan direksiyon simidi kulakçıkları.

Beş ayarın en güçlüsü tek pedallı sürüş için yeterli değil, ancak yine de farklı durumlarda otomobilin enerji geri kazanımını artırmanıza olanak tanıyan hoş bir özellik.
 

Yüksek sürüş pozisyonu çevrenizi iyi bir şekilde görmenizi sağlarken, manevralara yardımcı olmak için ön ve arka park sensörleri ve bir geri görüş kamerası bulunuyor.

Kapı aynalarındaki kameralar, göstergeler kullanıldığında gösterge panelinde otomobilin yan taraflarının canlı bir görüntüsünü sağlarken, hafif direksiyon da bir avantaj oluşturuyor.
 

Düşük hızlarda sürüş konforlu, hibrit sistem ise motor hızlandıkça güç bandını dolduruyor. Yine de otomobilin uyarı bipleri biraz sinir bozucu. Dikkatiniz dağılmış haldeyken önünüzden başka bir yere baktığınızda devreye girme eğiliminde olan bir sürüş uyarısı var, bu da bir kavşaktan çıkarken her iki yöne de bakıyorsanız sıkıntı yaratabiliyor.
 

Sesli uyarıların bir başka rahatsızlığı da yol işareti kamera sistemi hız sınırında bir değişiklik tespit ettiğinde otomobilin bip sesi çıkarması ve 1 km bile olsa sınırı aşmanız durumunda bunu tekrar yapması.

Çok fonksiyonlu direksiyon simidindeki sessiz düğmesine uzun bir basışla sistemi devre dışı bırakmak yeterince basit, ancak mevcut düzenlemeler, aracı her çalıştırdığınızda varsayılan olarak 'açık' konumuna geri dönmesi anlamına geliyor. Bu durum birçok yeni otomobilde yaygın ve Santa Fe'ye özgü değil.
 

Daha yüksek hızlarda Hyundai bol miktarda konfor sunuyor. Havalı süspansiyon sunulmuyor, ancak geleneksel yaylar ve amortisörler tümsekleri etkili bir şekilde emecek ve kabini sakin tutacak şekilde ayarlanmış.

Yüksek ağırlık ve geri bildirim konusunda yetersiz olan hafif kontroller sürüş keyfini engellerken, biraz daha zorlarsanız gövde yuvarlanması belirginleşiyor. Hızlandıkça motor daha fazla ses çıkarıyor ve hibrit model çoğu zaman yanma gücünü kullanıyor.
 

Santa Fe bir kez hızlandığında sessiz ve rafine bir yer haline geliyor. Çok fazla rüzgar veya yol gürültüsü yok, süspansiyon ise sadece büyük tümseklerden rahatsız oluyor ve bu da tüm aracın titremesine neden oluyor.

Hibrit model, güç için motora daha fazla bağımlı olduğu için otoyol en iyi hissettiği yer sayılmaz. Toyota ve Lexus, hibrit verimliliği söz konusu olduğunda hala rakiplerinin ilerisinde.

Santa Fe Hybrid, turbo 1.6 litrelik benzinli motorundan ve tek elektrik motorundan 215 hp güç ve 367 Nm tork üretiyor ve Hyundai 0-100 km/s hızlanma süresini 9.8 saniyede gerçekleştiriyor. Güç, altı vitesli otomatik şanzımandan geçiyor ve gücü dört tekerleğe birden aktarıyor.
 

Hyundai Santa Fe şehir içinde makul tüketim değerleri sunacaktır, ancak daha uzun sürüşlerde verimliliği artırmak için bir dizel seçeneği de görmek isteriz.

Hibrit motor, elektronik aksamın yol ve güç kaynakları arasındaki enerji akışını yönettiği düşük ve orta hızlarda en iyi şekilde çalışıyor. Ancak Santa Fe gibi bir otomobilin daha ziyade uzun yolculuklar için tasarlandığını düşünürsek, hibrit tercihinin ne kadar verimli olduğu tartışılmalı olabilir.


Santa Fe'nin kabin tasarımı

İçeride işler dış tasarım kadar radikal değil, ancak diğer Hyundai modellerinden kullanışlı teknolojiler buraya da başarıyla taşınmış. İçeride otomobilin dışını yansıtan kare bir tema var ve koltuklar burundaki piksel ışıklarını taklit eden bir desenle kabartılmış.

Ayrıca ön kabini bölen büyük bir orta konsol bulunurken, gösterge paneli yatay bir temaya sahip. Gösterge paneli ve konsol arasındaki açılı panel klima kontrollerini ve diğer fonksiyonları barındırıyor ve dikkat dağıtıcı yansımalardan etkilenmeyen yarı parlak bir kaplamaya sahip.

Hyundai'nin tüm ana temas noktaları premium bir etki bırakırken, yüksek kaliteli malzemeler ve metal efektli düğmeler içerideki ambiyansı artırıyor. Büyük siyah plastik orta konsol bazı insanlar için biraz ucuz gözüküyor olsa da, kabinin uyumu ve kaplaması da iyi. Biraz ucuz görünen bazı başka dokunuşlar da var: Mesela, ön kapı kolları geceleri aydınlatılıyor, ancak arkadakiler aydınlatılmıyor.

Hyundai, Santa Fe'yi gösterge panelinin üst kısmı boyunca uzanan bir çift 12,3 inç ekranla donattı ve ana dokunmatik ekran kullanım kolaylığı için sürücüye doğru eğimli.  

Santa Fe tek bir donanımla satıldığı için 12.3 inç dokunmatik ekran sistemi bulunuyor. Bilgi-eğlence sistemi, güncel bir Hyundai veya Kia kullanmış olan herkesin aşina olacağı bir yazılımla çalışıyor ve biraz karmaşık bir menü sistemine sahip. Kaybolursanız, sağ alttaki küçük Ana Sayfa düğmesiyle en başa dönmek mümkün.

Navigasyon standart ve beş yıllık güncellemelerle birlikte geliyor, ayrıca kablosuz Apple CarPlay ve Android Auto dahil. Dokunmaya duyarlı düğmelerin kullanımı çok sezgisel olmasa da en azından klima kontrolleri ayrı bir panelde yer alıyor.

Yeni Santa Fe'nin içi tahmin edeceğiniz üzere çok geniş ve standart olarak yedi koltuk bulunuyor. Küçük çocuk bolluğu yaşıyor ve birden fazla çocuk oto koltuğunu taşıyabilecek bir aile arabasına ihtiyaç duyuyorsanız gözünüz aydın! Santa Fe'de dört set ISOFIX montaj noktası bulunuyor. İkisi orta sırada ve diğer ikisi en arkadaki koltuklarda.

İkinci sıra koltukların katlanması bir düğmeye basılarak gerçekleştiriliyor ve üçüncü sıra koltukların katlanmasını daha da hızlı ve kolay hale getiren kayışları var.

Burundan kuyruğa 4.830 mm uzunluğundaki Hyundai Santa Fe, eski modelden 45 mm daha uzun. Santa Fe Skoda Kodiaq ve Peugeot 5008 gibi önemli rakiplerinden daha uzun, daha geniş ve daha yüksek. Buna karşın 1.800 mm'lik genişliği Volvo XC90 veya Land Rover Defender gibi bazı daha geniş premium SUV'lar kadar hantal olmadığı anlamına geliyor.
 

Orta konsol geniş olsa da yine de bolca yer var ve geniş bir koltuk ve tekerlek ayarı yelpazesi direksiyonun arkasındaki tüm vücut şekillerine uyacaktır. Santa Fe, derin kapı gözleri, iki seviyeli çok derin bir kol dayama gözü ve önden veya arkadan açılabilmesi için her iki ucundan menteşeli bir kapak da dahil olmak üzere depolama seçenekleriyle dolup taşıyor. Ön koltuktaki yolcunun önünde de bir çift torpido gözü var.

Yüksek tavan, Santa Fe'de baş mesafesinin sorun olmadığı anlamına gelirken, üç kişi seyahat ederken orta sıradaki omuz mesafesi iyi. Düz bir zemin var ve ön koltuk arkalıkları sert plastik, bu yüzden dikkatsiz ayaklardan bir tekme alacaktır. Ön koltukların yanlarında USB soketlerinin yanı sıra çanta kancaları da var. Havalandırmaya yardımcı olmak için B sütunlarında hava kanalları var ve sıcak bir yaz gününde arkadakiler için kullanışlı olabilirler. Orta sıra ileri geri kayıyor ve bu da en arka sıraya erişime yardımcı oluyor.

C sütunlarındaki gömme tutamaklar tavan barlarına veya arkaya tırmanırken yardımcı olacak şekilde tasarlanmış. En arka koltuk arkalıklarındaki kayışlar kolayca kaldırılabilecekleri anlamına gelirken, arka sırada havalandırma kanalları ve USB bağlantı noktaları bulunuyor.

Büyük bagaj kapağı elektrikle çalışıyor ve altında durmanıza izin vermek için yüksek açılıyor, ayrıca alçak bir yükleme ağzı var. Hyundai yedi koltuklu modda bagaj alanından bahsetmiyor, ancak Skoda Kodiaq'ta bulacağınız kadar olmasa da oynayabileceğiniz bir alan var. Hibrit model, beş koltuklu modda 628 litrelik bir bagaja sahip ve bu, tüm arka koltuklar katlandığında 1.949 litreye çıkıyor.

Santa Fe'nin rakiplerinin gerisinde kaldığı bir alan maksimum 1.110 kg çekme kapasitesi. Bu üzüntü verici, çünkü Santa Fe gibi büyük SUV'lar modern dünyada genellikle karavan çekmek için satın alınıyor. Kıyaslamak gerekirse, Skoda Kodiaq'ın PHEV versiyonu 1.800 kg çekebiliyor (standart benzinli versiyonlar gibi), dizel ise en güçlü görünümünde 2.400 kg'a kadar çekebiliyor.

Santa Fe, Euro NCAP puanı üzerinden maksimum beş yıldız derecelendirmesi aldı. Sürücü monitörü, ileri çarpışma önleme, şerit takip ve adaptif hız sabitleyici gibi birçok güvenlik desteği standart olarak sunuluyor, ancak bu özelliklerle birlikte gelen çeşitli bip sesleri bazı sürücüler için rahatsızlık kaynağı olabilir.

Santa Fe'nin güvenlik paketi arasında, adaptif hız sabitleyiciyi dur-kalk işlevi ve şerit takip asistanı ile birleştiren 'Otoyol Sürüş Asistanı' da yer alıyor. Araçtaki diğer teknolojiler arasında ileri çarpışma önleme asistanı ve sürücü dikkat uyarısı yer alıyor ancak bir kavşaktan çıkarken sadece iki tarafa bakarak etkinleştirilebiliyor.