Alfa Romeo'nun prestij sınıfına terfi etme konusundaki kesin kararı, yarım yüzyıl sonra Giulia ismini geri getirdi. 159'un aniden tedavülden kalkmasıyla oluşan boşluk da böylece dolmuş oldu.
İşte o, yani yeni Alfa Romeo Giulia, sadece tasarım ya da sürüş zevkiyle değil, toplam puanıyla zirvenin sahibi, Milanlıların gururu olmaya aday. Hem de hiç olmadığı kadar iddialı bir aday.
Gerçekten de daha önce hiçbir Alfa Romeo Alman eyaletlerini bu kadar zorlamamıştı. Aslında Alfa Romeo Giulia, BMW 3 Serisi, Audi A4 ve Mercedes C Serisi’ni zorlamakla kalmıyor, baktığınız açıya bağlı olarak (maalesef fiyatlar dahil) geçiyor bile diyebiliriz!..
Ferrari ve Maserati dahil, Fiat grubunun karakterli otomobiller üretmedeki rakipsiz tecrübesini cömertçe ve hatta acımasızca kullanan Alfa Romeo Giulia için söylenecek tek bir şey var:
Bir daha vur!..
Alfa Romeo Giulia’nın markanın eski sedanlarından daha olgun, daha bir özgüvenli durduğu kesin.
Bir 156’nın çarpıcılığı ya da 159’un sertliğinden uzak olsa da hedefe kitlenmiş yırtıcı kuş zarafetiyle çok etkileyici Alfa Giulia.
Mercedes C, BMW 4, Mazda 6 ve hatta Jaguar XE’ye kadar hafızamızı zorluyoruz ama Giulia’dan daha heyecan verici bir güncel model gelmiyor aklımıza. Ah şu İtalyanlar!..
Ön farların şahin bakışı, Alfa Romeo’nun klasik V formlu ön ızgarası ve geniş hava girişleri Giulia’yı tehditkâr bir arabaya dönüştürmüş.
Profildeki coupé silueti, bir anlığına BMW 3 Serisi’ni hatırlatmıyor değil. İki rakibin boyları arasında sadece 1 cm olması da bu benzerlikte pay sahibi olsa gerek.
Yükselerek devam eden kanat çizgisi, Maserati enerjisine sahip stoplar ve doğuştan spoylerli bagaj kapağıyla Alfa Romeo Giulia türünün en dinamik örneklerinden biri. Siz iç mekâna geçin, biz Giulia’yı biraz daha seyredip geliyoruz.
İç Mekân